Beni özleyince

 

Belki de beni özleyince güzelleşecekti dünya. Sen bilmedin.

 

Çiy düşecekti toprağına, cemre düşecekti, göğünde ebemkuşakları, göğsünde karanfil açacaktı beni özleseydin.

Bak dünya nasıl da is içinde...

 

Aklında benle dalsaydın bir akşamüzeri, bir ağacın gölgesinde, ummanlı hülyalara, denizaşırı bir ülkede yangını dinecekti toprağın, boy verecekti fidanlar ve bir bulut koyverecekti gözyaşlarını.

 

Belki de bunca kâbusun sebebi, beni asla özlemeyişin.

 

Özle beni, bir orman kuytusu kadar özle. Bir bağbozumu gibi kızılca sızarken güneş ve kıyamet; bir tırtıl gibi yaklaşırken soluğuna, uyandır kozandaki umudu, kanatlandır. Belki kollarım yetişir boynuna.

 

Yetişemezse de bil ki yanık kalmıştır hasretinden senin. Yetişemezse, günahı senin boynuna...

 

Özle beni, bir orman kuytusu kadar özle, bir yuva bulayım yeşil yapraklarında. Zaten üç, bilemedin beş günlük ya dünya.

 

Eğil biraz! Kollarım kalsın son güne dek boynunda...

 

 

 

 

 

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.